21 Eylül 2011

Yaşa Git!


Bu benimki dijital fotoğraf makinelerine yapmacık gülücüklerle poz verir gibi yaşamak değil ki! Eski kocaman harici flaşı olan 32’lik pozları silip süpüren fotoğraf makinelerinin teknolojiden geri kalmışlıklarına katıla katıla gülerek, gülmekten yaşarmış gözlerimin objektife takıldığı anlardaki yakalanan pozlar gibi yaşamak!... Hep içten, en içten.
Zaten bu gülmelerimin, ağlamalarımın da içten olmadığı bi dünya düşünürsem geriye ne kalır ki! Dokunarak, tadarak, bakarak, bi an heyecandan kalbim duracak gibi hissedip başka bi an acıdan dibe vurarak tüm yaşamsal fonksiyonlarımı boca edip kendime, kendimi bularak yaşamak!
Çek içine koskocaman dünyayı sonra onun yuvarlaklığını, dönüşünü, saatte bilmem kaç kilometre hız yapışını herbişeyini işte al koltuk altına sonrada yürü git! Bak ne güzel bütün oluşturdun bu arsız dönüşlü dünyanın ekvator çizgisiyle.  O dönüyor sen büyüyorsun, sen öleceksin o duracak!!!
tek rakibim wooper rooper :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder